Pekala, kendim olmaya odaklanıp bütün hayatı siktir etmeden önce "yeni ben nasıldır acaba, yaşayıp öğrenmek gerek" düşüncesini kendime aşıladım.
Açıkçası beni biliyorsunuz (domattez olduğum dönemlerden) ve kişiliğimi bi çınar ağacı gibi düşünürüm. Pek yıkılmaz yani, değişmez. Ve inandığım bir diğer şey "kimse kimseyi değiştiremez" bunu ancak dolaylı yoldan yapar. Değişirsin çünkü öyle istersin. Birisine yakın olmak için ya da değil. Sonuçta sen istersin ve değişirsin. Belirli konular dışında değiştiğimi kabul ediyorum. Bakın, olgunlaştım demiyorum. Ben asla büyümem!
Amınakoyim, ben hala küfrederim, tükürürüm, geğirene "çok yaşa" derim... Bi saniye, burada bi parantez açacağım. Ne zaman çevremde bi herif geğirse ben gayrıihtiyari "çok yaşa" diyorum. İlk aldığım tepki her zaman "hapşurmadım ki geğirdim" oluyor. Hadi yaa cidden mi? Beynin çokzelmiş tatlım, kullansana!
Niye etrafta bu kadar mal varken ben hala "amma malım lan" diye ağlıyorum ki? Gerizekalılar.
O değil de bugün küfrede küfrede gezdim. Hikayemi anlatayım size..
Dün gece duştan çıktım, Efe'nin yanına gidecektim (evet, isim veriyorum. bu bi ilktir. erkek ismi verdiğim görülmedi beyler). Neyse. Ben zilyon defa "bundan sonraki sevgilimin adı asla Efe olmayacak" derken karşıma Efe diye bi herif çıktı var mı böyle bi dünya lan!??!!!!?
Velhasıl kelam saat 11 gibi duşa girdim, geç çıkayım diye. Yazlık mekanda erken çıkınca çok bok bi durum oluyor çünkü.
Duştan bi çıktım ev zifir karanlık! "Amınakoyim kim kapatt... ahhhhrrr!" gibi bi monolog yaptım. Sol taraftan, bel kemiğim kapının kasasına girdi! Böyle. Bir. Acı. Yok.
Bak Domat dediydi dersiniz. O serçe parmağı dolaba vurmak, sakız çiğnerken yanağını ısırmak falan yalan! Bi süre yürüyemedim zaten. Ağlayamıyorum da, o kadar acıyor. Hani böyle bi yeriniz acırken terlersiniz ya soğuk soğuk. Aynen öyleyim ağzımdan sadece "ıpıhhhh, mıhh" diye sesler çıkarıyorum.. Yattım yatağıma bi daha da kalkamadım zaten.
Neyseki ölmedim!
Bok ve uykusuz bi geceden sonra ağrım geçti biraz. Minnak bi morartı ve bazen de topallama bıraktı arkasında.
Gelelim bu geceye.. Duşa girdim, ama bu sefer odamdaki duşa girdim, odamın ışığını da açık bıraktım. Çünkü ıslak çıkarsam fuhuş olur karanlıkta!
Gerisini anlatmadan önce, siz bilir misiniz ışık kapatma manyağı bi anneanne ile aynı yazlık evde yaşamanın dertlerini???? Pis karı!
Mesela benim odamla, orta banyo arasındaki mesafe bir karış. Odamdan bi makyaj malzemesi almaya gidiyorum banyodan. 5 saniye sonra geri döneceğim için de banyonun ışığını açık bırakıyorum. Ve 5 saniye sonra da banyoya dönüyorum ve bir bakıyorum ki sihirli bi şekilde banyonun ışığı kapanmış! Çünkü amına koduğumun karısı görünürlerde yok!
Dışarıda otururken ona vahiy geliyor "içeride bi ışık açık kadın" diye.. O, o odanın önüne ışınlanıyor, ışığı kapatıyor ve aynı işlemi dışarıya dönmek için yapıyor bence!
Neyse işte, duşa girdim. Baya da uzun kaldım. Suyun altında mal mal dikilip düşünmeyi çok severim çünkü. Bu küresel ısınma, susuzluk falan hep benim gibi densizler yüzünden!
Kapıyı bi açtım her yer karanlık. "E be kadın, ben senin v...." derken PAT dedim düştüm. Sağ elimin baş parmağı kanadı! Ben hiçbir büyüğüme böyle küfretmemişimdir.
Anneannemi severim de, bu olay kişisel birşeye dönüştü artık. Yapacak birşey yok. Kendisi istedi!
Abi iki gece üst üste insan kendisini nasıl sakatlar yaa? İndim aşağıya bağırdım çağırdım kadına bi de. Ama ne yapayım olum? Beni öldürmeye mi çalışıyor nedir?!!!
Işık kapatma manyaklarına sesleniyorum; umarım hayatınızın hiçbir evresinde benimle karşılaşmazsınız!!!!
Öptüm canıms.
bende de öyle bi baba var domatım. hatta ne zaman tuvalete girsem gelir ışığı kapatır. ya da " orda kimse varmııığ ? " diye seslenir. mıçarken doluuğ demekte ayrı meziyet canıım
YanıtlaSildişi kişi
Cidden çıldırtan bir durum. Bi gün beyle insanları bi odaya toplayıp o odaya molotof atacağım
YanıtlaSil